25 yaşından önce işe nasıl mı başlanır? Genç bir kardeşiniz olarak, iş hayatına girmek için önemli olan niteliğin yaşa bakmadığını, aklın yaşta değil başta olduğunu ve nasıl ile birlikte 25 yaşından önce iş hayatına atılmanın nedenlerini sizlere anlatacağım.
Başlığımız nasıl olduğuna göre öncelikle “nasıl” sorusunun cevabını arayalım.
Girişimciler kendi hedeflerini belirleyen, tutkularını gerçekleştirmek için çok çalışan, hayallerini yaşamaya cesaret eden ve sorun yaşasalar dahi bu sorunun karşısında pes etmeyen, bu sorunla boğuşmayı seven, bunu görev bilen kişilerdir.
Girişimciliğin dışarıdan çok güzel göründüğünü biliyorum. Başarı hikayeleri, kazanılan paralar, yaşanılan hayatlar. Yapması kolay gibi görünen, aslında oldukça karmaşık bir yolculuktur girişim.
İş Hayatına Nasıl Başlanır?
Başarılı bir girişimci olmak için birçok engelden geçmek zorundasınız. Ne kadar ekmek o kadar köfte değil mi? Öyleyse, yolculuğunuzu kolaylaştırmak için sizlere ışık tutmak, herkesin bilmesi gereken şeyleri sizin de bilmenizi sağlamak için emrinize amadeyim.
İşe Başlarken Hedefinizi Yüksek Tutun
Ne demiş atalarımız? “Yıldızları hedef al, ulaşamasan da göğe yükselirsin.” Hedef belirlemek önemlidir çünkü görünmeyeni görünür hale getirmenin ilk adımıdır. Yalnızca düş kurmayı bırakıp harekete geçebilmek hedefinizi belirlemeniz sayesinde gerçekleşir.
Risk Alın
Girişimcilik dünyasına adım atıyorsanız, kesinlikle risk alan biri olmalısınız. Öyle ben konfor alanında oturayım, etliye sütlüye karışmayayım yok. Risk, girişimcinin yolculuğunun bir parçasıdır ve hiçbir yolculuğa risk alınmadan çıkılmaz.
Tek bir hayatınız var ve bu hayatı sonuna kadar kullanmalısınız. Risk almak, büyümenize ve öğretilmemiş hayat derslerinden çok şey öğrenmenize yardımcı olur. Yine de riskin yanında büyüklerinizin hayat tecrübeleri kulağınıza küpe olsun tabii ki.
“İşe Nasıl Başlanır” Sorusunu Düşünmeden Önce Sorumluluk Bilincine Sahip Olun
Bir girişimci olarak, bütün bir girişimin başındasınız. Siz bir orkestra şefisiniz. Belli durumlara ve belirli bir kararın sonrasındaki etkilerine nasıl tepki vereceğiniz, ilerideki yolunuza karar vermede önemli bir rol oynayacaktır.
Kendinizi Yaptıkları İşte İyi Olan İnsanlarla Çevreleyin
Bir nevi akıl babanız olsun diyorum yani. Çevremizde konuşan, yürüyen, yemek yiyen insanlar olmasa tüm bu fiilleri gerçekleştirmeyi nasıl öğrenirdik?
Yeteri kadar 25 yaşından önce işe nasıl başlanır konusundan bahsettiğimize göre birazcık da işin “neden” boyutundan bahsedelim mi?
25 Yaşından Önce Neden İşe Nasıl Başlamalıyız?
Hepimiz elimizde pergel ve boyalarla hayatımızın dallanacağı yolu kendimiz çiziyoruz. Kendi yazgımızı belirleme şansına, özgür iradeye sahibiz. Atalarımızın dediği gibi “erken kalkan yol alır.” Sahiden atasözleri bizlere ders verir değil mi? Bunu nasıl yaparlar?
Zaman Size Tecrübe Armağan Eder
Bilmem kaç yıl belki yüzyıl öncesinde yaşamış insanlar nasıl olmuş da günümüzde dahi geçerliliğin koruyan bu sözleri ağız ağıza yayarak zamana meydan okumuşlar? Bence bunun altında zamanla kaşık yarıştırmaktan ziyade zamanla dost olmak söz konusu.
Ne yapmışlar da zamanla dost olmuşlar? Tecrübe edinmişler. Hayattaki olaylara kıymetli zamanlarını ayırmışlar, zaman da üzerine düşen borcu yerine getirmiş ve onlara tecrübe vermiş.
Bir işe ne kadar fazla zaman ayırırsanız o iş hakkında o kadar bilgi edinirsiniz. Sizlere Malcolm Gladwell’in 10 bin saat kuralını anlatayım.
Malcolm bu kuralında, bir konuda uzmanlaşmak için en az 10 bin saat üzerinde çalışılması gerektiğini söyler. Uzmanlaştığınız zaman başarı kaçınılmaz olacaktır. İş hayatında ne kadar fazla zaman geçirirseniz bu ortamda tecrübe edinmeniz bir o kadar kolay hale gelecektir.
Tecrübe, başarıyı getirir. Elimizdeki pergellerle boyaların bir gün biteceğini, tahrip olacağını unutmamalıyız. Öyleyse ömrümüzde sınırlı olan zamana, hayata erken adım atmak gerekmektedir ki yol alabilelim.
Gençken Zihniniz Daha Zindedir
İş hayatı da tıpkı okul hayatı gibi sürekli bilgi öğrenilmesi zorunlu olan bir ortamdır. Sürekli yeni bilgiler öğrenmeli, kişisel olarak kendinizi geliştirmelisiniz. Genç yaşlarınız bedeninizin ve zihninizin en verimli olduğu yaşlardır. Öğrenmek bu yaşlarda sizin için çok daha kolaydır.
Enerjiniz yerindedir, hayalleriniz tazedir, önünüzdeki yol geniştir. Kendinizi geliştirmek ve hayata bir gol atmak istiyorsanız genç yaşta harekete geçmelisiniz ki zihniniz öğrenmeniz gereken şeyleri rahat alabilsin.
Beynin kullanılmadığı zaman küçüldüğünü biliyor muydunuz? Sizi diğer canlılardan ayıran en önemli etkenlerden biri olan zekanızı kullanın.
Hazır Yiyici Olmayın!
İnsanlık sanatta ve bilimde devamlı olarak gelişmekte olan bir canlıdır ve bu macerasında bulduğu buluşlara fikir babalığı yapan daima tabiat ana olmuştur. Uçakların burunları, kuşların gagalarını model alarak tasarlanmıştır.
Hayvanlar yavruları belli bir yaşa geldiği zaman onları yuvadan atar çünkü hayatın kanunu budur ve hayat kanunlara göre hareket eder. Kafka’nın “Dönüşüm” kitabını okuduysanız kimseye yük olmamanız gerektiğini öğrenmişsinizdir.
Okumadıysanız da bu bir öneridir. Hazır yiyici olmayın. Konfor alanında rahat yaşamak sizi asla geliştirmez. Konfor alanından çıkmalı ve hayatla dans etmeli, fırtınalardan çıkmalı ve geriye dönüp baktığınızda “ne hayat yaşadım be!” diyebilmelisiniz.
Unutmayın Süper Mario oyununda oynamıyoruz sadece bir hakkımız var ve onu doğru kullanmalıyız.
Bu yazımızda iş hayatına nasıl atılacağımızı öğrendik ancak bir şeyin nedenini bilmeden nasılını bilmekte güçlük çekeceğimizi savunurum hep bu nedenle bu minik yazıya “iş hayatına neden erken atılmalıyız? ” bölümünü de ekledim.
Umarım hoşunuza gitmiştir ve kafanızdaki sorulara bir nebze olsun cevap verebilmişimdir. Hiçbir soruya kesin cevap almadığınızı bilerek, araştırma maceranıza, kafanızdaki sorulara ömür boyu cevap aramanızı dileyerek, Sizin için emek vermek benim için bir zevkti. Bana değer vererek yazımı okuduğunuz için sizlere teşekkürü bir borç bilirim. Kitap Kafe Açma Fikri konulu yazımızı okumayı unutmayın. Şimdilik hoşça kalın.
